26 Nisan 2007 Perşembe

Beklerken...

Salı günü kliniğin psikoloğu aradı, sizi merak ettik nasılsınız diye. Ben de iyi olduğumu dinlendiğimi söyledim. Kendinizi oyalayın, dışarı çıkın dedi. İlk üç günden sonra ağır iş yapmamak koşuluyla günlük hayatıma devam edebileceğimi söyledi. İlk defa deneyenlere nasıl rahat ediyorsanız öyle yapın diyorlarmış ama siz tecrübelisiniz dedi. Tatlı tatlı konuştu...

Tecrübeli olmak farketmiyor ki, istersen yüz kere dene yine aynı heyecanı, endişeyi, umudu yaşarsın. En ufak birşeyde acaba birşey olur mu, zarar verir mi diye düşünüyorsun. Aslında şu zamana kadar tuttuysa tutmuştur, tutmadıysa da tutmamıştır. Ev içinde geziniyorum, dışarı çıkmadım. Bir iş de yapmıyorum, kızımı da kucaklayıp kaldırmıyorum. Haftaya salı kan testi var, heyecanlanıyorum. Eşim pazartesi salı iş için şehir dışında olacakmış. Kan testinde burada olmayacak yani, ben kendim öğreneceğim. Sevincimi ya da üzüntümü tek başına yaşayacağım.

Hava da o kadar güzel ki, bahar mevsimlerin en güzeli... Bahar havası benim içimi mutluluk, umut, keyif ve neşe ile dolduruyor. İnsanın içi kıpır kıpır oluyor. Boşuna şarkılar yazmamışlar, "ben her bahar aşık olurum", "havada aşk kokusu var" gibi...

21 Nisan 2007 Cumartesi

Yatarken...

İnternette sağlıkla ilgili araştırma yapmak insanı bazen karamsarlığa ve endişeye, bazen de rahatlamaya sevk ediyor. Ben de dünden beri yattığım yerden araştırıp duruyorum. Sonuçta hücre sayıları konusunda çok da fazla karamsarlığa düşmemem gerektiğine karar verdim.

Bu bağlantı, benim yaşadığım aşamaları tıbbi olarak güzel anlatıyor:

http://www.amerikanhastanesi.com.tr/healthportal.aspx?file=yardimci_ureme_teknikleri.htm&nodeID=128

Başka bir yerde de embriyonun oluşmasından sonra 5-7. günler arasında rahim duvarına yapıştığını okudum. Bunun anlamı benim şu 3-4 gün yatmam çok önemli.

19 Nisan 2007 Perşembe

Embriyo Transferi

Şu anda yatarak yazıyorum. Bugün 11 de transfer için gittim. 3 tane embriyo naklettiler. Hücre sayıları 7 - 6 - 6. Embriyolog ve doktor, embriyoların durumu iyiydi, bölünür onlar dese de malesef 8 hücre olmuş bir tane bile yok. Embriyolog çok hoş genç bir hanımdı. Sonrasında da biraz konuştuk. Bazen 3 tane 8 hücreli koyuyoruz tutmuyor, bu şekilde tutanlar oluyor, belli olmuyor ki dedi. Daha önce bir hamilelik yaşadığım için avantajlı olduğumu söyledi. Ne kadar rahatlatıcı konuşsalar da, bu durumda ben çok da umutlu değilim.

Nakil gayet iyi geçti, neredeyse tüm ekip oradaydı. Psikolog hanım yanımdaydı, elimi tuttu. Hep destek olacak şekilde konuştular.

1 Mayısta kan tahliliyle belli olacak. 3 gün dinlenin dediler. Tuvalet, yemek ve yatak :). Sonra günlük hayatınıza dönebilirsiniz ama ağır iş yok dediler. Progesteron fitilleri, vitamin devam. Ayrıca babyprin de ilaçlar listesinde...

Beni merak eden destek olan tüm arkadaşlara çok teşekkür ederim. Bekleme sürecine girdik bakalım. Dualarınızı esirgemeyin :) Sevgiler.

17 Nisan 2007 Salı

Telefon

Embriyolog bilgi vermek için aradı bu sabah. 15 yumurtadan 11 tanesi olgunmuş ve işleme girmiş. 9 tane embriyo oluşmuş. Perşembe günü 11'de kliniğe çağırıyor, embriyo nakli için.

Bu oluşan 9 embriyonun ne kadar gelişeceği ve kalitesi o zaman belli olacak. Ama yarın akşam durumlarını sormak için arayacağım. Bakalım perşembeye kadar 8 hücreye bölünecekler mi?

16 Nisan 2007 Pazartesi

Yumurta Toplama Günü

Saat 8:30 da çağırdılar geldik ama erken gelmişsiniz sizin saat 10 da yumurtalarınız toplanacak dediler. Benim için farketmiyor ha evde ha burda oturup beklerim de eşim sinirlendi. Hiçbir yerde boşu boşuna bir dakika bile oturamazmış, ben çıkıp biraz gezeceğim dedi çıktı gitti. Ben de fırsattan istifade bilgisayar karşısına geçtim. Pek heyecanlı değildim ama şimdi biraz heyecanım var sanki. Haluk Beyi gördüm, anestezi uzmanı Alman'dan, sevindim. Tecrübeli biri gelmiş.

Haftasonu hep dinlendim, yumurtalar onlar toplamadan çatlayacak diye ödüm kopuyor. Karnım da ağrıyor. Sordum ki boşuna endişelenmişim, yumurtalar öyle kolay kolay çatlamazmış, o doktor işgüzarlık yapıp öyle demiş herhalde.

İşlem bitti eve geldim.

Erken gitmemişiz aslında, ilk benmişim, bu sefer de sekreter işgüzarlık yaptı. 9:30 da işleme aldılar önce dinlenme odasına alıp damar yolunu açtılar ve giyindim. Sonra ameliyathaneye aldılar ve bayılttılar. Uyandığımda herşey bitmişti. Yine dinlenme odasına getirdiler. ilk beş on dakika uykum vardı ama sonra çabuk açıldım. Ağrım veya herhangi bir kanamam da olmadı. 15 yumurta toplanmış. Gayet iyi dediler. Bugün kullanmaya başlayacağım ilaçlar verildi. 5 gün boyunca antibiyotik ve bir ilaç daha kullanacağım. Bunun yanısıra günde üç kere progesteron vajinal fitili. İğne yokmuş artık. Çok sevindim bunu duyduğuma, sabah akşam iğne olmak çok zor oluyordu. Bugün dinlenmemi ve protein ağırlıklı beslenmemi söylediler.

Yarın embriyolog arayacak ve ne gün embriyo nakli için gideceğimizi söyleyecek. Sağlıklı embriyo oluşursa çarşamba veya en geç perşembe nakil olacak.

Orada, dinlenme odasında 3 yatak var, aralarını perde ile aralamışlar. Yanımda yatan bayan 43 yaşındaydı ve ilk kez deniyordu. Hikayesi oldukça ilginçti. Geçenlerde doktorum televizyon programına çıktı diye yazmıştım. İşte o kadın programını aramış, doktorla konuşmuş ve bedava deneme hakkı kazanmış. Yoksa böyle bir işlemi asla yaptıramazdık dedi. SSK yaş sınırı getirdiği için faydalanamıyorlarmış. Çok konuşkandı, belki de çok heyecanlı olduğu için konuşmak istiyordu bilemiyorum, sıkıldım ama yine de konuştum onunla, umutlandırmaya çalıştım. Tecrübeli olduğum için sorduğu sorulara cevap verdim. Onun yanında yatan sonradan geldi. O bizimle hiç konuşmadı ama 37 yaşında ve bir çocuk sahibi idi. Bir oğlu varmış, hemşireye söylerken duydum.

Benim yanıma da hep konuşkan insanlar, sormadan herşeyi anlatanlar denk geliyor. İlk denememde de yanımda dinlenen bayan çok şey anlatmıştı. O kişi ile embriyo naklinde de beraberdik ve ona tek bir embriyo nakledilmişti. Sonra kan tahlili için gittiğimizde akrabası bir kadın çok ağlamıştı, ben de tutmadı sanmıştım. Gebelik takibine giderken bir gün karşılaştım ki hamile, çok sevindim. Yanılmıyorsam oğlu olacaktı. Şimdi çok mutlu oğluyla yaşıyordur herhalde...

Allah isteyen herkese evlat nasip etsin. Gerçekten çok güzel bir duygu annelik.

Eşime gelince, psikolog değilim ama onun klinkte bulunmaktan rahatsız olduğunu ve bu yüzden orada durmak istemediğini sanıyorum. Ne bileyim öyle hissediyorum ve genelde hislerimde yanılmam...

13 Nisan 2007 Cuma

5. Kontrol

Yine klinikteyim, kanımı verdim hemen geçtim bilgisayarın karşısına. Yumurtalıklarımda biraz ağrı oluyordu, iki gündür ara ara karnım ağrıyor. Normalmiş bu ağrılar, geçen sefer de ağrımışmıydı hatırlamıyorum. Eh bir sürü yumurta büyüyor. Gerçi demiştim ya daha çok yumurtlatmalarını istemiştim diye, doktor bu sefer ilaç miktarını arttırsa da bende geçen seferkinden daha fazla yumurta olmadı. Bakalım kaç tane toplayacaklar o zaman yazarım. Önümüzdeki hafta çok önemli çok...

Muayeneden döndüm şimdi eve, bugün son muayene oldu. Puregonlar dün akşam bitmiş oldu. Bugün akşam ve yarın öğlen son Lucrin iğnemi yapacağım. Bugün orada da başka bir iğne yaptılar. Yarın akşam 22:30'da 2 şişe pregnyl 1 ölçü su olmak üzere yumurta çatlatma iğnemi bir kinikte vurduracağım. Pazartesi sabahı 8:30 da eşimle klinikte olacağız. Yumurta toplama işlemi olacak. Eşim de sperm verecek. Yaklaşık 3 gün sonra oluşan embriyoları nakledecekler. Oluşursa tabi...

Doktor haftasonu dinlen dedi. Özellikle pazar günü dinlenmem gerekiyor ki yumurtalar toplamadan çatlamasın. Zaten karnım ağrıyor, hiçbir şey yapasım yok.

Oooof of, ben bunları yazarken telefon geldi eşimin teyzesi aradı. Oğlunun pazartesi günü sınavı varmış, pazar günü gelip bizde kalıp kalamayacaklarını sordu. Ne diyeceğimi şaşırdım. Başka zaman olsa başımın üstünde yerleri var ama bu ara olmaz. Müsait değiliz dedim, misafirim var ve bizim pazar pazartesi işimiz var dedim. Bozuldu sanki... İstanbul'da gidebilecekleri bir yer daha var. Eşimin kuzeni evli burada ama onun da annesi babası yanında, evde yer yoktur. Ne yapayım oraya gitsinler.

Bir de ayın 21'inde kayınvalidemin ablamlarla beraber İzmit'e gelme durumu var. Yeğene kız istemeye. Şimdi bu kadar yakına gelmişken torununu görüp de dönmek isteyebilir. Onları da nasıl atlatacağız bilemiyorum. Yalan söylemekten nefret ederim ve çok zorda kalmadıkça söylemem. Ama şimdi onlara gerçek durumu söyleyemem.

Geçen akşam da çocukluk arkadaşlarım aradı, bana gelmek istiyorlarmış. Onları da buyur edemedim. Mayısta gelin, daha uygun olurum, bu ara hergün dişçi randevum var dedim. Doğru söyledim ama dişçi işim bugün bitti aslında. :)

Herkes de gelmek için bu zamanı buldu yani.

11 Nisan 2007 Çarşamba

4. Kontrol

Günaydın, yine klinikteyim. Kanımı verdim bekliyorum. Geçen kontrolün sonucunu yazamadan bu kontrole geldim. Pazartesi günü kontrol sonuçlarından doktor bey memnundu. Buradan çıkınca bir de dişçiye gittim. Bir kaç dişim kaldı dolgu yapılacak onlar da bu hafta bitecek. Muhtemel bir gebelik öncesi dişleri tamir ettirmek gerek. Kesinlikle ihmal edilmemesi gereken bir konu.

Neyse dişçiye giderken başımda bir ağrı başlamıştı, sonra bu çok daha arttı ve resmen migrene dönüştü. Eve döndükten sonra ertesi sabaha kadar yattım. Çok kötüydüm. Eminim hormonlar yapıyor bu başağrısını. Minoset veya vermidon gibi 500 mg Paresatamol içeren ilaçlar içilebiliyor mecbur kalınca ama tedavi süresince başka ilaç içmemek gerekiyor. Ben onu bile içmedim açıkcası.

Dün sabah iyi kalktım. Hava da çok güzeldi, evde de nasılsa kızıma bakan var ben de gezdim birazcık, alışveriş yaptım. Ayakkabı alma niyetim vardı ama aklımda olmayan başka birşeyler de aldım. :) Ooooh çok iyi geldi.

Bu arada muayenemi oldum, yazmaya evden devam ediyorum. İlaçlarım sabah akşam .225 ml Puregon devam. Cuma günü kontrolüm var, doktorum olmayacakmış. Yerine yine Banu Hanım bakacak sonra doktorumla telefonda konuşup ilaçları ayarlayacak. Pazartesi günü de yumurta toplama olacak inşaallah... Doktorum çok yorulmuş iki gün bir yerlere kaçıp dinlenecekmiş. Pazar günü de yokmuş. Ya benim yumurta toplama işlemim pazara gelirse dedim. Gelmez, gelse bile öğleden sonra geleceğim dedi. Olmayacak bir kaç gün diye sekreterden duyunca az daha ağlayacaktım ama doktorla konuşunca rahatladım.

Her ne kadar iyi olduğumu düşünsem de en ufak bir terslik olasılığı bile olunca ağlayacak oluyorum ama tutuyorum kendimi ağlamıyorum.

9 Nisan 2007 Pazartesi

3. Kontroldeyim...

Şu anda klinikten yazıyorum. Buraya iki tane bilgisayar koymuşlar, internete de bağlı. Kanımı verdim şimdi, bir saat bekleyeceğim, biraz nete takılayım dedim. Doktorum geç gelecek diye dün aradılar o yüzden bugün geç geldim. Sabahın köründe gelmem gerektiğini sanıyordum meğer yokmuş öyle birşey.

Yine yalnız geldim, bu çocuğu yalnız yapıcam anlaşılan :) Eşim buraya bir kez bile gelmedi. Cumartesi gelebilirdi ama o uyumayı tercih etti. Arkamdan gelmesini teklif ettim ama kalkıp hazırlanması uzun süreceği için yetişemezmiş beyefendi. 3 yıl önce yine nisandı Alman Hastanesine gittiğimizde o zaman sık sık gelmişti. Bir kaç kere gelemediği olmuştu. İlk kez deniyorduk tabi acemiydik. Aslında o zaman bile benim gelmeme gerek yokmuş deyip duruyordu ya neyse... O zaman embriyo naklinden sonra bir hemşire tuttuk, sabah akşam gelip bana progesteron iğnelerimi yaptı. Başka kimsemiz yoktu yanımızda, eşim o zaman bana çok güzel baktı, yemekleri hazırlayıp önüme getirdi. Sonrasında da hamileliğin 4 ayı çok zor geçmişti ve eşim bana yine iyi bakmıştı. Yine kimsemiz yoktu yanımızda. Sonra bir problemden dolayı amniyosentez yapılacağı zaman da çok destek oldu. Bana belli etmese bile onun da morali çok bozuktu. Ama bu sefer tecrübe kazandık ya eskisi kadar önemsemiyor.

Dün akşam kızkardeşim geldi yanıma bir haftalığına, ben doktordayken kızıma bakmak için. Anneme söyledim, ama babam bilmiyor. Annem ona uygun bir şekilde söyleyecek bakalım, ancak izin verirse kızkardeşim yanımda kalacak bir kaç hafta. Cinstir babam benim, izin vermez kardeşimin bile yanımda kalmasına... Aslında o bilsin hiç istemiyorum ama mecburum. Kızım doğduğunda annemin yanımızda kalmasına izin vermez diye kadın tutmuştum iki aylığına lohusayken bize bakması için. Annem yanımda bir hafta kalabildi, ona bile şaşırdım. Şimdi yine kadın tutsam, kızım tanımadığı için onunla durmaz ki. Hamile olup olmadığım belli olsun bakalım, o zaman büyük ihtimalle yine kadın tutacağım.

Neyse şimdilik bu kadar yazayım. Kontrolden sonra devamını yazarım.

7 Nisan 2007 Cumartesi

2. Kontrol

Bugün ikinci kontrolüm vardı. Sabah gittim kan verdim, bir saat sonuçlar çıksın diye bekledim. Çıkınca da muayenemi oldum, doktorumla konuşup yeni talimatları aldım geldim.

Kan sonuçlarım iyiymiş, doktor muayeneden memnundu. İlaç miktarını arttırdı. Sabah akşam Puregon 600'den 225 ölçü vuracağım. Lucrin zaten her akşam 5 ölçü devam. Pazartesi sabahı tekrar kontrol. Doktor, yumurta toplama işleminin ayın 15'i veya 16'sı gibi olacağını tahmin ettiğini söyledi.

Bugün, kafama takılanları, korkularımı doktora söyledim. Sonunda kararımı verdim. Tüm işlemleri Enver Bey yapacak. Hastaneye gitmeyeceğim, Umut Tüp Bebek Merkezi'nde olacak herşey. Hastane çok yoğun oluyor, burası ise yeni ve sakin. Zaten tüm elemanlar da Alman Hastanesi'nden transfer. Doktorum, eğer bu sefer olmazsa bizi suçlamayın dedi. Yani Süleyman Bey koymuştu tuttu, Enver Bey koymuştu tutmadı şeklinde düşünmeyin isterseniz çağırayım, embriyoyu o koysun dedi. Ben de gerek yok dedim. Çünkü ne yapılırsa yapılsın, kim koyarsa koysun Allah istemedikçe olmaz. Sonuçta herşey O'nun takdiri. Bizim ve doktorların yapacakları bir yere kadar, ondan sonrası tevekkül...

Nerede olacağına karar vermem beni oldukça rahatlattı. Kendimi daha iyi hissediyorum artık...

6 Nisan 2007 Cuma

Kızgınım...

Kızgınım, bugün hakiki kızgınım. Neden bu erkekler düşünme ve halletme işlerini hep bize bırakırlar? Ve biz bir şekilde haletmeyip onların insiyatifine bırakırsak ne olur, olması gereken olmaz, yine düşünüp düzeltmek, çözüm bulmak bize kalır... Tabii onlara göre çözüm bulmaya da gerek yoktur, zaten o şekilde de olur...

Zaten herşeyi biz çekiyoruz, onlar seyirci. Bizim yaşadıklarımızı asla anlayamazlar ve asla da yapamazlar. Bu tedaviyi erkeğin yapması gerekseydi, göbeğinin yanına bir iğneyi saplayamazdı. Sağı solu ağrısaydı binbir naz yapardı. Öyle güçlü yaradılmışız ki herşeye katlanıyoruz.

Eğer bir çok şeyi kendiniz halletmeye kalkarsanız, sonunda hepsini kendi omuzlarınızda bulabilirsiniz. Onun gelmesine gerek yoktur nasılsa sen herşeyi biliyorsundur, ona ihtiyaç yoktur. Bu, tüm işlerde böyle olabilir. Siz siz olun gücünüzün tamamını belli etmeyin... Bence...

5 Nisan 2007 Perşembe

Kuruntular...

İçim hem kıpır kıpır, hem de kafamda bir sürü kuruntu var. İlk denememizde Alman Hastanesinden Numan Bayazıt Bey'e gitmiştik. O yumurta takibimizi yapmış, sonrasında başka bir doktor yumurtaları toplamış, Süleyman Bey de embriyoları nakletmişti. 14 yumurta toplanmış, 7 tane embriyo oluşmuştu. Bana 3 tane yerleştirdiler, biri kompakt denilen 8 hücreyi de geçmiş, diğerleri ise 7 ve 6 hücreydi. Kalanlar ise daha az hücreli oldukları için çöpe gittiler. Yani aslında sadece bir tane kaliteli embriyomuz vardı. O da Allah'ın izniyle tuttu. Gebelik takibine Numan Bey bizi Bahçeci Kliniğine gönderdi. Orada da Enver Kurt Bey gebelik ve doğum doktorum oldu.

Şimdi müdürlüğünü Enver Bey'in yaptığı yeni bir klinik açılmış, Koşuyolu'nda. Oraya Enver Bey'e yumurta takibine gidiyorum. Bu merkezde yumurta toplama, embriyo nakli her işlemi yapıyorlar. Hepsini Enver Bey yapıyormuş. Alman Hastanesine gitmek gerekmiyormuş. İşte biz bu kısma karar veremedik. Yumurta takibini doktoruma yaptırıyorum ama diğer işlemler aynı eskisi gibi Alman'da olsun istiyorum. Kararsızım, burada da Alman'dan geçmiş iki embriyolog çalışıyor. Anestezistler oradan geliyor ama eşim, yumurta toplama işlemi genel anestezi ile olduğu için herhangi bir problem oluşursa diye hastanede olsun istiyor. Buradakiler de biz üst katı ameliyathane olarak döşedik diyorlar. Bilemiyorum kafam karışık... Aslında hepsi tek elden olsa belki de daha iyi olur diye de bir düşüncem var ama yine de huzursuz içim...

Doktora beni bu sefer daha fazla yumurtlatın dedim. Geçen sefer sadece bir tane kaliteli embriyo olduğuna göre yumurtalar fazla olsun ki olasılık artsın. O da ilaç miktarını ona göre ayarladı. Cumartesi gidince biraz daha belirginleşecek herşey, tahmini toplama gününü söyleyebilecekler.

Bu arada dün bana başka doktor baktığı için de bozuldum biraz. Enver Bey televizyon programına çıkacağı için dün yoktu. Banu hanım diye bir doktor baktı. Benim dosyamda Enver Bey ilacı zaten not aldığı için o şekilde verdi. Aslında hepsi tecrübeli doktorlar ama bozuldum işte. Enver Bey'le konuşacağım benim yumurta toplama ve embriyo naklime sakın başka birşey denk getirmesin eğer orada yaptırmaya karar verirsem. Gerçi zaten tarihler belli olacağı için başka program yapmaz biliyorum ama ne bileyim işte herşeyi problem yapıyorum...

4 Nisan 2007 Çarşamba

Devam :) (1. Kontrol)

Bugün 3. günüydü sabah gittim merkeze, kan verdim bekledim. Sonuçlar çıkınca da doktor muayene etti. Akşam Lucrin'den sonra bir iğne daha yapacağım. Puregon'dan 375ml, özel bir kalemi var, onun içine konup yapılıyor. Çok pahalı bir iğneymiş 460 YTL bir kutu içinde 720 ml var. İki kutu aldım. Ben şimdilik 3 gün yapacağım, cumartesi tekrar kontrole gideceğim o zaman doktor tekrar ne derse o yapılacak.

Dünden beri çok şiddetli başım ağrıyor, hormonlar etkiliyor galiba. Gelince kızımla beraber yattım uyudum, şimdi biraz daha iyiyim ama yine de tam geçmiş değil.